Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

21 Mart 2008 Cuma

dünden, bu günden bi de eskiden

Dün bütün günü ev de Nazlıyla geçirdik. Geç kalktık yedik içtik. Yan gelip yattık. Öğleden sonra benim temizlik aşkım depreşti, dedim yeter bu bu günlük bu kadar yan gelip yatma, bir giriştim evimizi gıpgıcır yaptım.
Sabah tabii yine Nazlı Purim tatilin de olduğu için ev de.Öğlene kadar keyif yaptık yine. Benim zaten Yeni favori kanalım TNT de her sabah saat 10 da romantik filmlerim var. Ay bu günkü de pek bi güzeldi. Tek kötü tarafı bir tek yatak odasında izleyebiliyorum. Çünkü digitürk de yok. Kablosuz kanal da var. Olsun be yaw. Her bi kes gittikten sonra, alıyorum çayımı kahvemi oh kebapppp.
Bu gün öğleden sonra Zuz Nazlının kanına girdi. Hadi gel bana , yarın evdeyim, bi tek spora gidip gelicem, öğleden sonra da kısır yaparız, annende poğaça yapsın bize deme mi?. Yani onlar hafta sonu keyfi yapacak , kabak benim başıma patladı. Kalktım tam dört tepsi kıymalı poğaça yaptım. Bir buçuk tepsisini onlara verdim.
Şimdi sıra eski yazı da
*************************************************************************************



24/3/2006 - BANYODA Kİ KIR ÇİÇEKLERİ
Geçtiğimiz eylül dü.. Yeni bir eve taşınmanın telaşı içindeydik.Aynı zamanda Nazlı mezun olmuş göreve başlamış ,Gamze üniversiteyi kazanmış onun telaşı,eşyalar uymuyor çok gerekli olanların yerine yenisi sipariş ediliyor ve bu arada da günlük yaşam devam ediyor.Bir koşturmacadır gidiyor evde,

Bu arada ben devamlı banyoda çiçekler buluyorum.ama kurumuş,buruşuk,kiminin sapı falanda yok, aha diyorum kocam yollarıma gül döküyo ama bunlarda pek bi buruşuk,soluk.Akşam sorayım diyorum,yemekti,bu gün ne yaptındı,hadi bir iki koli daha açalım derken unutuyorum.Gece aklıma geliyor,uyumuşlardır sabah sorayım derken bir kaç gün geçti ama bu arada her gün banyo gene çiçekler içinde kalıyor .O sıra da karı koca 1- 2 günlük ani bir seyehate çıktık.Geldim durum devam ediyor.

Akşam olana kadar zor sabrettim.Hepimiz bir araya gelince dedim nedir bu çiçek durumları.Nazlı.anne benden düşüyorlar dedi.Çocuklar bahcede çiçek bırakmadı ,durmadan koparıp bana getiriyorlar bende atamam ya ceplerime falan sokuyorum ama bişey denir diye de çekiniyorum dedi.

Nazlı dört yıl bizden uzakta İzmir Ege Üniversitesinde okudu.Hep özlem oldu aramızda.Sınav dönemlerin de gelemedi.Hiç bir yeni yıla, bu 4 yıl boyunca birlikte giremedik.

Allahın bana verdiği ödül de banyoda bulduğum kır çiçekleriydi.