Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

8 Ekim 2008 Çarşamba

işte geldim burdayım, ben bu işte ustayım

valla sürüne sürüne geldim bu güne desem inanın. Hastalık muhabettiyle başlamak pek hoş değil yazıya amaa şöle durum bildirgesi yapayım.

Bayramdan iki gün önce bende başlayan olay; bayram sabahı kızların , ikinci gün de kocamın bana katılmasıyla, anca beraber kanca beraber kıvamına geldi. Böylece aile bütünlüğünü sağlamış olduk. Herkese haber saldık , aman bize uğramayın diye ama , bilmeyenler geldi ve de kendilerinden sonra bir daha haber alınamadı. İşin enteresan tarafı biz öyle aman şurdan nem kaptım , şimdi hasta olurum kıvasmında birileri de değiliz ama oldu. İşalah maşallah toptan bir kaç yıllık grip sıramızı savmışızdır.Zuz bayram tatili nedeniyle İstanbulda olmadığı için yakayı sıyırdı . Dün akşam ancak gelebildi bize O da biber dolmasının hatırına. Biberler Adıyamandan özel geldi , insanı yormayan bir acılıkta ve kendine has lezzette. Zuz da çok sever


Anlayacağınız bu günler dışında fazlaca bir aksiyon yaşamadık. Bir tek biraz iyi hissedince kendimizi Can Beyin çay davetine katılmak için Kalamışa gittik. Ah Kalamış, çocukluğum , lise yıllarım tüm Kalamış sokakları Fenerbahçe Burnundaki İnci ve Orhanın Yeri'nde geçmiştir. Aysellllll kulakların çınlaıdı mı??. Sandal kiralayıp denize açılmalar, o zaman Marina yok tabi, henüz sahil doldurulmamış.. Aysellerin evi de tam şimdi Marinanın olduğu yerde, önleri hemen deniz, sabaha kadar balkonda alemler yapardık. Tabi oraya gidince ben kızlara her gidişimizde yaptığım gibi, aha burası denize girdiğimiz yer, aha burda babanla ilk kez yemeğe çıktık, aha burada daldık çıktık derken onları fenalık basıyo haliyle. İstanbul bu yav , her köşesinde ayrı bir anımızı sakladık, sırası gelince çıkaracağız haliyle. .

Neyse Can Beyle güzel bir gün geçirdik. Üç kağıtçı diyorum ben ona, bizi bağladı kendine ardı sıra gezdiriyor. Şimdi Kemer de Tatil yapıyor. Uçakta yolculuk boyunca da hiç ağlamamış .

Pazartesi günü Gamsegamse okula başlıyor. Nazlı hala ROSH HASHANA tatilinin ardından gelen Yom Kipur Büyük Kefaret günü tatilinin keyfini sürmekte.Bu günün karşılığı biz de Kadir Gecesiymiş. Bazılarınızın bildiği gibi Nazlı ,bir azınlık okulunda öğretmenlik yaptığı için, Lozan Antlaşması uyarınca da azınlıkların kendi bayramlarında tatil yapmaları hakkı çerçevesinde Nazlı da bu haktan onlarla birlikte yararlanıyor tabi. Zaten okulla anlaşırken kendi tatillerine ek olarak bizim bayramlarımızı da çeyiz veriyoruz diye espri yapmışlardı. Önümüzde bol bayramlı bir ay bekliyor yine bizi. Biz de bu sayede hem de iki yıldır hiç bilmediğimiz bir kültürün tüm inceliklerini öğrenmekteyiz. Bir çok arkadaşım bilir ben Ordu da , kocam da İstanbul da değişik kültürlerin yaşadığı yerlerde ikamet ettiğimiz için arkadaş çevremizde bu renkliliğe sahibiz zaten. Çok büyük bir keyiftir ayrı kültürlerin bir potada erimesi o keyfin paylaşılması. Bir gün mesela kocama bir ermeni arkadaşı ermeni pilakisi getirdim sana der, içinde kerevize kadar bir çok sebze ile pişirilmiştir. Bir başkası ev de yaptığı likörden getirir tadına bakmamız için. Kar yağarken perdeleri açar keyifle yudumlarım.

Eh artık yeter dimi, Ben yarın Beyoğlu seferlerime başlıyorum, cuma günü de okey oynayacağım görümcelerle .

Yazımın sonuna kadar hiç sözünü etmedim ama , yaşanan son olaylar, ekonomik kriz , yine şehit haberleri. İçimi en acıtan para olmadığı için karakolların iyileştirilemediği idi. Nası yani dedim. Biz o kadar zenginizki, emekli olan Genek Kurmay Başkanımıza trilyonluk zırhlı araç hediye ettik. Yine ateş düştüğü yeri yakacak , bir kaç gün sonra bu çocukların neden nasıl öldüğü unutulacak. Ekonomik krizden de umarım RTE nin dediği gibi acımadı ki acımadı ki diyerek çıkarız. Yastığımın altında altınlarım , bankalarda milyon dolarlarım olmadığına göre elle gelen düğünle bayram diyeceğim ama, ülke kötüye giderken bizde nasıl işler i yiye gider dişünmeden de edemem )))

Hadi gittim ben,arayan soran , mesaj çeken , yorum bırakan tüm arkadaşlarıma eyvallah canlar , iyiki varsınz ama ben de iyiki varım yav.