Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

10 Ocak 2009 Cumartesi

Bizim evin hallerinden

Günlerdir , yine hocanın karısı modundayım. Arada bir yazarım ya hani, hocaya demişler karın çok geziyo- sanmam demiş o kadar gezsse bizim eve de uğrardı. Aynen öyleydim. Dün yine bir kaç arkadaşımla buluştum sohbet mohbet yeme içme. Bi ara Gamse de takıldı bize ama yemek faslı bitince kaçtı.

Dün iyi bir gün geçirmişken , iyi de bir uykunu ortasında tıp diye uyandım. Uyanır uyanmaz aklıma gelen ilk şey annemsiz eve ilk girişimiz oldu. Kalkıp gezesim geldi ev de ama şimdi milleti uyandırmayayım dedim , yatak oda penceremin önüne oturup pencereden dışarı baktım bi süre. Yağmur yağıyordu dışarda da içimde de. Sonra tv açtım George Colony'in bir filmi vardı biraz takıldım uyumuşum.

Neyseki sabah keyifli uyandım. Kocam la bi ufak kahvaltı yaptık. Daha doğrusu ben ona çayla eşlik ettim gitti. Yeniden tumba yatak yaptım, biraz okudum biraz haber dinledim:((. Biraz daha uyudum. Saat 12 gibi Gamsegamse ile uzuuun geeeeniş bir kahvaltı yaptık. Sonra ben elime bir yün bir tığ aldım berelerin kenarın takmak için bir çiçek yaptım Ama yaptığım çiçeğe uygun renkte bere yok ev de , şimdi ona uygun bere almakta sıra.

Yarın Cancan'a gidiyoruz. Hasta oldu, o yüzden gelemedi bize, dün Berfu aradı siz gelin biz biraz daha çıkmayalım dedi. Yarın Zuz, Meltem ve benim kızlar Cancanın davetlisiyiz. Ben de çikolatalı , bademli, cevizli ve üzümlü bir kek yaptım. Ev de ne kadar madlen çikolata varsa kırdım kırdım attım içine . Yarın götürmek üzere paketledim. Yarın ki mekanım Kalamış. Kalamış hakkında çok yazdım. Çocukluğumdan ve ilk gençliğik çağımdan çok anım çok olayım var oralarda heheheh. Kalamışın doldurulmadan önceki yıllarını bilenler hatırlar çok güzeldi. Sandal kiralar gezerdik Ayselle. Ay bunu yazmıştım kaç kez dimi.Bir de şimdi yerini hatırlayamadığın bir yazlık sinemaya giderdik.

Yeter bu kadar gece gece biraz okuyup yatmalıyım, yarın sakın geç kalmayın diye uyarı aldık. Bir ara da okuduklarım hakkında yazmak istiyorum...

aklına ne gelirse at içine keki:
Önce kek yaparken baz aldığım maddeler var. Mutlaka dört yumurta ve iki bardak şeker. Önce bunlar çırpılır, sonra ne gele ne gele. Dolabı açarsın, eline ne gelirse şekerlenmiş portakal, aa şurda biraz badem kalmış, onu alırken ah kırılmış ceviz de varmış. Ay şu kuru üzümleri de atayım. Bu madlen çikolatalar bayramdan kaldı daha durmasın , du yarım çay bardağı sıvı yağ da koyayım da yumşak olsun, portakal suyuda koyayımda güzel koksun, bir bardak da yoğurt koyayım da biraz büyücek bi kek olsun belki kalabalık oluruz , alabildiğince ama kalıba akıtarak koyabildiğim kıvam da un koyunca aha da kek çıktı ortaya, kabartma tozu kalmamıştı, annem gibi bir çay kaşığı da karbonat koydum oldu da bitti maşallah beğenirler inşalah...