Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

20 Mayıs 2009 Çarşamba

eski hesap mayıs yedisi:))))

Bu gün 20 Mayıs, Anneanemin deyimiyle eski hesap mayıs yedisi. Bu gün Ordu'da şenlikler var. Herkes deniz kenarlarına hücum etmiştir. Piknikler yapılacak, yedi dalgadan atlanacak, dilekler dilenecek. Çocuklar , gençkızlar herkes herkes bu coşkuya katılacak. Varmıdır, o kızlar arasında adı Lale olan, Ayşegül, Meral, Nimet olan.

Mayıs yedisini yazayım bu gün diyerek sayfamı açtm ki, googleye mayıs yedisi yazan birinin yolu bana düşmüş. geçen yılki bu konudaki yazıma yani. E bana da yol gösterdi geçen yıl şöyle demişim

''not- Dün Orduda Mayıs yedisi denilen bir şenlik vardır. Yüzlerce yıllık geçmişe sahiptir. Hızır ve İlyas peygamberin, dalgaların kırıldıktan sonra , denzi sularının karayla temas ettiği nokta da buluştukları gün olarak bilinir. Eski takvime göre mayısın yedisi , 20 mayısa denk geliyor. Baharın gelişi kutlanır. Deniz kıyısına gidilir, yedi dalgadan atlanıp dilek dilenir. Derdim belam denize diyerek denize yedi tek bir çift taş atılır. Tekneler doluşulup gezilir. Gece yedi köprüden geçilir, yine dilekler dilenir. Ha yedi köprü nereden mi bulunur. İlahi, boşa mı türkü yakılmış Ordunun derlerine. Köprüden bol ne var. Her mahalleyi neredeyse bir dere ayırır, mahallleden mahalleye geçerken köprüden geçersiniz. Biz çocukken bütün mahalle deniz kıyısına pikniğe giderdik. Annemin zeytinyağlı biber dolmalarını elime alıp elma gibi ısıra ısıra denize ayaklarımı sokar, sezonu açardım.Sonra bir de delikanlılar arasında yağlı direğin ucunda en fazla durabilme yarışması yapılır. Bir tekneden yağlı direk uzatılır denize doğru onun en ucuna kadar gidebilen ve denize düşmeden en fazla kalabilen kazanır. Ve buna çok önem verilir. Acaba yine aynı coşku var mı? merak ediyorum.

Şimdi yine merak ediyorum, neler yapıyorlar.)))


Türkan Saylan'ı kaybettik. Bazı konularda yazmaya çekinirim ben. yeterince yazamamaktan, eksik aklmaktan yanlış yapmaktan korkarım.Türkan Saylan hakkında ne yazssam az. hedefi 100 bin çocuğa burs vermekmiş. Sadece bu bile yetmez mi????
Düzenleme:1- Nazpek Ordulu bir blogcu, dayanamadım bu yazıma yaptığı yorumu buraya aldım.Nasılda kıskandım kendisini anlatamamm

nazpek dedi ki...

Sevgili Lale hanım şu anda camdan bakıyorum sahilde iğne atsan yere düşmez heryer cıvıl cıvıl akşamada Volkan Konak konseri var


düzenleme.2-İnsanlığın sırrı ile ilgili bir gelişme yaşandı bu gün. Haber merkezlerine flaş flaş olarak girdi. Hatta Google logosuna bile yansıttı bunu . Haber burada. Bakalım beraberinde ne tartışmalar getirecek. Evrim teorisi etrafında dönen bitmez tükenmez tartışmalara neler ekleyecek.