Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

28 Nisan 2010 Çarşamba

Dün, bu gün, bu sabah 2

Dünden başlayalım sabah kızlar gidince -izlemediğim film kalmasın etkinliği için film - Adını Sen Koy- izleyerek başladım. Tuna Kiremitçi'nin senaryosuymuş. Adamın sevdiğim bir kitabı var - Yolda Üç Yabancı- keşke onu senaryolaştırsaymış. Bir derinlik katılmak istenmiş filme ama bence hiç olmamış...

Bu yıl ne kadar Ortadoğu ve Afganistan'la ilgili kitap okuduğuma şaşırdım, bilinçli bir seçim değil, sanırım öyle rastladı. Uçurtma Avcısı ve Muz Sesleri en iz bırakanlar olmuşlar. Ay ben de böyle bir şey yapsam yılın en iz bırakanı, en kötüsü falan diye. Kategorilerim de film ve Kitap olsa...
Benim için son bir yıl içinde okuduğum en güzel kitap Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi ve Asi...Asi idi. Yabancı romanlarda ise Uçurtma Avcısı... Muz Seslerinden ise aklımda kalan bazı cümleler varki, iz bıraktı... Loksandra ise benim gibi kalabalıklarda yaşayan, kocaman bir ailesi olan hatta sülalace yaşayan , kendi felsefesi olan bir kadını buldurdu bana ve - Mutluluğu hiç aramam, o gelir beni bulur- sözünü gönlüme kazıdı. Gerçekten de mutluluk araya araya bulunacak bir şey değil.

Bu kadar kültür aşı yeter:))) şimdi asıl aştan söz edeceğim size. Dün okey grubumla buluştuk. Yediğim bir börekten söz etmeliyim. tavuklu ve mantarlı iç hazırlanıp, kreplere sarılmış ve üstüne kaşar konulup fırınlanmıştı. Nasıl hafifti anlatamam. Krep yağsız zaten, içide çok az yağla hazırlanmıştı... Valla ben bu akşama ev halkına yapmayı düşünüyorum...

Bahar bahar dedik o da kaçtı. İstanbul'da bir kaç gündür poyraz var. Dün biraz yürüyelim dedim, iliklerime işledi... Sanırım hafta sonuna kadar devam edecek. Bu yıl serin bir yaz geçirecekmişiz. Bana zaten iki üç hafta bir yaz lazım:))) tatil dışında yaz mevsimini sevmem hemen sonbahara geçiş yapabiliriz ... Sıcağa hiç tahammülükm yoktur zira...

Bu gün kuzenlerle Beylerbeyi buluşması yapacaktık ama poyraz yüzünden erteledik... O yüzden biraz ev de etkinlik yapayım, yarın Cancan'la randevumuz var...

Kitap dedik, film dedik, börek tarifi de verdik ucundan kıyısından... hava durumu bilgisi de verdik .E bundan iyisi Şamda kayısı... yine çok doyurucu, bilgilendirici bir yazı yazdım ellerime sağlık...artık gidip gönül rahatlığı ile kahvaltımı yapabilirim...