Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

8 Nisan 2012 Pazar

Hafta sonu ben

Pırıl pırıl bir hafta sonu geçirdi İstanbul. Bahar geldiğine artık inanabiliriz. Biz hep deniz kıyılarında idik.

Cumartesi günü Kuzguncuk...Pazar günü Üsküdar sahil.

Kuzguncuk'a akşama doğru gittik. Bizim park turist doluydu bu sefer.Kızlar giderken Çengelköy Börekçisinin Kuzguncuk şubesinden börek aldılar. Nasıl severim ama tadına bile bakmadım. Ben simit ve çay takıldım. İyi ki simit iznim var ama bunu diyetisyenime söylemiştim.
Kuzguncuk'a inen bu merdivenleri çok severim.
(bu resmi çeken Gamsegamse'yi kutluyorum...Önde serçeler ve kafesin arasından İstanbul manzarası)


Kuzguncuk dönüşü Naziş eve yine yürüyerek döndü biz Gamse ile Üsküdar dolmuşuna bindik Üsküdar'a gittik.
Akşam Survivor izledim ve çok geç saatlere kadar kitap okudum.Menekşeler Atlar ve Oburları okuyorum. Ve çevremde ki menekşelerin, atların ve oburların ayırdına daha iyi varıyorum.Yaşamı,insanın kendi içine doğru zıplaması diye tanımlayabilen bir yazar artık benim yazarımdır.Babası ölünce onun hayatını solumak, yaşamak, sürdürmek isteyen Hüseyin'in romanı. Kaç çocuk büyüyünce meyhaneci olmak ister. Sanırım bu gece biter kitap. Sabah uyandığımda gözümde hala gözlük var gibiydi. Artık kaç saat okuduysam. Gece bir ara uyandım ve uzun bir süre uyku tutmadı televizyonu açtım...NTV de Ahmet Ümit ile yeni kitabı hakkında röportaj vardı. Onu izledim. İstanbul Hatırasının film olacağını söyledi.

Pazar günü yani bu sabah kahvaltıdan sonra Naziş ve Koca kişisiyle Harem yakınlarına kadar sahilde yürüyüş yaptık. Sonra her zaman ki yerimizde çay molası verdik. Çaylarımızı içtik.Kitaplarımızı okuduk. Eski 45 lik şarkılar dinledik. Önümüzden vapurlar,şilepler geçti, dalga yaptı alt kısımlarda oturanlar ıslandı. Alt kısıma oturmadığım için bana sitem eden kocam ve kızıma kapak oldu. Kağ ıt helva satan yaşlı dede ,kocamı pek hüzünlendirdi, kağıt helva aldı. Ucundan accık yedim.İki saat kadar da orada oturduktan sonra eve döndük.

















Paskalya tatili bu gün sona erdi. On günlük tatilin ardından artık yarın kızlar işbaşı yani okulbaşı yapıyorlar. Biz de eski düzenimize dönüyoruz:)

8 yorum:

  1. İstanbul çok az insana yakışır.
    Hakkını verdiğin için hep var ol emi:)Sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Lale Abla ben meyhaneci olmak istedim, hep ve hâla:)) bu romanı okuyacağım, ben de gördüm geçenlerde raflarda. Datça'da okumak güzel olur diye düşünmüştüm, yolda yanımda benimle birlikte olacak :)

    YanıtlaSil
  3. lalem kankim fotoğraflara bayıldım
    ne keyifli
    istanbul da güzeller kitap okuyor :)
    güzel bir hafta dilyiorum sana
    öpücükler

    YanıtlaSil
  4. Fotoğraflara bayıldım derken elinde hüsnü Arkan gördüm, onunkitaplarınıa da müziğine de bayılırım da. Yeni mi çıkmış? Hemen alayım :)

    YanıtlaSil
  5. Bugünlerde tam da yapmak istediğim şey ayaklarımı sahile uzatıp öylecene yayılmak. Ne güzel yer orası öyle Lale abla, bir hafta sonu bende yapmak istiyorum. Yeri neresi acaba, epeydir Üsküdar tarafına gitmemişim Kız Kulesi karşısına mı tekabül ediyor ?

    YanıtlaSil
  6. Sevgili Sessizce
    Burası evet tam Kız Kulesinin karşısına geliyor. Ama artık havalar ısındı o yüzden pek hafta sonunu tavsiye edemiyorum artık. Hafta içi mükemmel oluyor.

    YanıtlaSil
  7. simit ve cayi gormem hic iyi olmadi hiccc :)

    YanıtlaSil
  8. Keyifler super, masallah diyeyim de nazar degmesin...cay, simit deniz manzarasi, ellerde kitaplar daha ne olsun..cok ozendim cok..

    YanıtlaSil

içinizden geldiği gibi yorumlayın ama unutmayın ki keser döner sap döner gün gelir hesap döner:))