Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

11 Nisan 2012 Çarşamba

Başkalarının Kokusu

Öncelikle Zuz'un pansiyonu için; iyi dileklerinize teşekkür ediyorum. Web sayfası en geç yarın devreye girecek. O zaman buradan linkini de yayınlarım. Şimdilik ve nisan ve mayıs aylarına ait fiyat çizelgesi ben de mevcut. İsteyen olursa mailine göndereceğim.

Ben kısmet olursa mayıs ayı gibi bir kaçamak yapacağım. Sonra da sanırım temmuzun ikinci yarısında..Mayıs sonu haziran başı gibi Ankara planım var. Temmuz başında da Cucu'nun düğününe katılmak üzere Ordu'ya gideceğim, kısmetse.

Üç gündür bize yeniden kışı yaşatan İstanbul'a yarın bahar yeniden geliyormuş.

Dün hava yağmur çamur olunca, yürüyüş adına çok bir şey yapamadım. Sadece kütüphaneye kadar yürüdüm.Ben kitapları seçerken sevdiğimiz memur vardı ama işimi bitirip ödünç kitapları teslim etme ve yenilerini kaydettirmek için gittiğimde kılpaçino vardı. Kocamla bu ismi taktık ona:)) Aslında o da bizden tırsıyo artık heheh. Nasıl sevimsiz, işini nasıl isteksiz yapıyo anlatamam. Kendime kitap almadım. Bir de onları araya sokunca evdeki kule gittikçe yükseliyor.
Babam için beş kitap seçtim. Osman Aysu'dan ve Yaşar Kemal'in Demirciler Çarşısı Cinayeti.

Kitaplardan yazmadığım sürede iki kitap okudum. Mango Sokağındaki Ev ve Başkalarının Kokusu... Mango Sokağındaki Ev...Chicago'da yaşayan bir Latin genç kızın kısa kısa öyküler.
Yazar olmak isteyen, hep hayalinde yaşattığı evin peşinde koşan bir kızın öyküleri. Çerez niyetine okunabilir. Gamse'nin yorumu aynen şöyleydi-anlamsız... Ama bana dokunan iki öykü vardı içinde...

Başkalarının Kokusu daha önce Sufle adlı romanını okuyup yine beğendiğim, Aslı E. Perker'e ait.
Kitaba dün akşama doğru başladım bu gün öğleye doğru bitirdi.Nasıl bir tesadüftürki, kitabın arka kapak yazısını, dün uğurladığımız ,Meral Okay yazmış. Son derece akıcı bir dili var. Sekiz bölümden oluşuyor. Her bölümdeki bir yan karakter, diğer bölümün ana karakterini oluşturuyor. Kitabın kapağı, dili, öyküler hepsi hepsi çok hoşuma gitti. Sufle'de , hayatın nasıl bir sufle gibi olduğunu anlatan Aslı E. Perker bu kez de Başkalarının Kokusunu sindirdi üstüme. Size hiç çekinmeden tavsiye edeceğim bir kitap oldu Başkalarının Kokusu...

Dün film konusunda şansız bir seçim yapmıştım. İyi Bir Yıl'ın tek iyi tarafı adındaki iyi kelimesiydi. Aslında nasılda güzel bir hikayeydi. Arkasında ki yazıya aldanmışım:) Çok acımasız bir borsacıya amcasından kalan Fransa' da ki şato ve üzüm bağlarından ne güzel bir hikaye çıkardı aslında. Bu kadar mı? akmaz bir film abi ya. Arkasından itesim geldi.

Akşam Seksenleri izledik. Ben kitabımı okudum sonra.Sanırım huzursuz bir gece geçirmişim. Hiç hatırlamıyorum ama kitap okurken arkama koyduğum ergonomik bir yastık vardır. İki tarafı yüksek ortası hafif çukur, üstte kalan yüksek yer enseme gelir ve okurken boynumun ağrımasını engeller falan. Yataşta bulabilirsiniz eğer isterseniz. Neyse , sabah uyandığımda o yastık ters biçimde başımın altında üstelik de normal yastığımın üstündeydi. Ne zaman kalkmışım, o yastığı niye başımın altına koymuşum bilmiyorum. Kocam spor programı izledi, geç saate kadar , ben yatarken normal yastıklaydın dedi. Benim hangi ara neden o işi yaptığım meçhul. Tabi kocamı suçladım hemen:)) yanındaki kadından haberin yok dedim:)))

Bu gün saat 15.30 a kadar elektriklerimiz yoktu. Kablolar yeraltına alınıyormuş. Biraz toparlandım, jetle bağlandım internete ama bir tat alamadım, kitap okudum. Yeni kitabım;Alman Yazar Katherina Hagena'nın Elma Çekirdeği...Ataletim canım benim çok keyifli bir yazı yazmıştı bununla ilgili...

Oki yeter bu kadar artık gideyim ben.