Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

12 Kasım 2012 Pazartesi

Bizim evin halları


Bizim evden ilk haber Naziş dün gece  Paris'den döndü... Çok güzel bir seyehat olmuş...Gece uçağı ile geldi. Sakın uyumayın ha Noel Anne geliyor dedi:)) Sanki yatabilir, uyuyabilirmişiz gibi... Bilse ben O'nun  uçağını nasıl adım adım takip ettim, O' indim diye aramadan ben uçağının indiği haberini aldım:))En çok su içmeyi özlemiş:)) 





 







Sabah kahvaltıyı geç saatte yaptık,Gamse kahve yaptı  kahvaltıdan sonra, kendi kahvesini laptopunun üstüne döküp, onu mevta edip, laptop cennetine gönderdi...





Öğleden sonra  hava güzel bir şeyler yapalım dedik, Beylerbeyi Polis Evine gittik.Bugün İstanbul'a oradan baktık... Çok güzel bir mekan, Boğaza tam  hakim... Önceleri sivilellrde girebiliyordu ama şimdi sadece kamuya açıkmış... Kızlar öğretmen olduğu için girebiliyoruz biz de... Akşama kadar oradaydık hatta akşam yemeğimizi de orada   yedik öyle döndük eve...



 
 Bir MELEK kanatları altına aldı bizi... Bulut aynen bir melek kanadı şeklindeydi...

 

 Curise gemilerine bakıp bakıp içinde olmayı düşledim...


Şimdi  ''O SES''  izliyoruz. Bizim evin favori programlarından, Acun çok iyi bir Jüri yakalamış. Sanırım senelerce ekmek yer bu işten.

Kızların tatilde olduğunu bilen  kuzenleri de  evlerine davet ediyorlar. Mesela yarın  Filiz'e ertesi gün de Bibi'ye yani Bilge'ye  gideceğiz...

Böle işte...