Lalenin Bahçesi

Bir kırmızı Lale işte.
Kitap okumayı, sohbeti, sinemayı, İstanbul'u ille de Üsküdar'ı sever. Olmazsa olmazları ailesi, Zuz, Cancan ve denizdir.
Çok şiir okumaz ama okursa Atilla İLHAN ve Orhan VELİ okur. Paylaşmazsa görmüş gibi okumuş gibi hissetmez kendini...

15 Mart 2013 Cuma

İki film birden...

Bugün torbada iki film var...İlki   ''Laurance anyways''
 Cinsiyetini değiştirmeye karar vermiş bir adam ve bir kadın arasında yaşanan imkansız aşkın hikayesini anlatıyor.8.8 gibi oldukça yüksek bir puanı var...2012 yapımı ve Cannes'de Palmiye ödüllü...Uzun bir film,biraz daha kısa olur muydu? olurdu ama insanı yormuyor. Oyunculuk kalitesi de çok çok iyi...Film 10 yıllık bir süreyi kapsıyor...Ayrı beşer yıllık dönemelerde geçen filmde seksenli ve doksanlı  yıllara geçişler,değişen saç modelleri, objelerle güçlendirilmiş..Film zaman zaman yoruyor,süre uzunluğu nedeniyle ama ne yapalım ki, bazıları  böyle uzun uzun anlatmayı sever:)





İkinci filmi her cuma günü yaptığımız gibi sinemada izledik...''Aşk Kırmızı'' adından da anlaşılacağı gibi kırmızı bir film:)) +18 olduğunu bildireyim de ,hadi haftasonu şöle ailece bir film izleyelim diye çoluk çombak gitmeyin,biz ettik siz etmeyin:)...Nurgül  Yeşilçay oldukça cesur bir  oyunculuk sergilemiş...Onun yanında tüm oyuncularda filmde  oyunculuk haklarını vermişler...Filme gelince tam Amerikanvari bir film,isimleri değiştir,Corc morc de,Mary falan de uyar...hele çok lüzümsuz bir sahne vardı ki,gidenler olabilir yazmayayım, o sahnenin filme ne faydası olmuş anlamadım,çıkar orayı farketmez,ekle orayı farketmez...Madem sonunu öyle bağlayacaktın o sahneye noldu...Yaşlı bi amca da lmış mısırını gelmiş, gençlik günlerini mi? yad etmeye gelmişti,ne:))




Bu arada yeni bir kitabın haberini vereyim...Murat Menteş'in yeni kitabı ''Ruhi Mücerret'' ben bu hafta satışa çıktı sanıyordum,çünkü D&R internet sitesinde satışta demek ki ön satıştaymış...Haftaya raflarda olacakmış...''Korkma Ben Varım'' ile bana inanılmaz bir okuma deneyimi yaşatan beni oradan oraya savuran Murat Menteş'in bu kitabını da  sabırsızlıkla bekliyorum.

Şimdi de bir salataya katkı önerisi...Öğle yemeğini dışarıda yeyince akşam yemeğini sadece salata ile geçirmek istedik... Marul,roka,maydonoz,domates, taze soğan ile yapılmış salatanın  üstüne  bayat ekmek dilimlerini kare kare kesip tost  makinasında iyice kızarttım,üstüne sızma yağ gezdirip,kekik serptim... Bunlarıda salatanın üstüne koydum,sonra kırma zeytin ve dilim kaşarlar koydum..Bir  çala kaşık yememiz vardı:)


Hadi şimdi Beyaz Show izleyelim...kelebeğin Rüyası ekibi konuk..

Bir mimdir iki mimdir:)

Leylak Bacı'dan gelince mim olur mu? hiç yapmamak:))

Hayde başlayalım...

1- Su mu, ateş mi, güneş mi olurdun? Neden?

Kesinlikle ama kesinlikle su olurdum...Şöyle serin serin,çağıl çağıl akan bir nehirin suyu hem de...Başka bir ülkede doğup başka bir ülkenin denizlerine akan bir nehirin suyu...Bazen usul usul aksın bazen de şelalelerden aşağı dökülerek yol alsın...Denizin tuzlu suyuna karışsın...




2-Taş olsan nerenin taşı olurdun?

Çocukken deniz kıyılarında taş toplarken çakmak taşı arardık,beyazımsı,saydam bir taştı,ikisini birbirine sürttüğümüzde kıvılcımlar çıkarırdı...Onunla ateş yakmaya çalışırdık...Hala da deniz kıyısına ne zaman gitsem gözlerim o taşı arar...O yüzden ben Ordu'da Efirli'de denizin kıyısında ki bir çakmak taşı olaydım...Bi çocuk alsın evine götürsün,gece yorganın altında ışıklar çıkarsın...
Attila İlhan'da  şöyle demiş bakın;
 Yanlızlık çakmak taşı gibi sert, elmas gibi keskin
Ne yanına dönsen, bir yerin kesilir fena kan kaybedersin.




 3- Neyin ve kimin karşısında, hangi durumlarda susarsın?

Eğer fikri sabit bir insanla karşılaşırsam susarım...Hiiiç uğraşmam,bırakırım dağınık kalsın..

.4- Kusur olsan nasıl bir "kusur" olurdun?

o kadarcık kusur kadı kızında da olur kabilinden bir kusur olurdum...



5- Küfür olsan ne olurdun? Kime savrulurdun?
Valla küfür bilmeyen insan yoktur.Etmesen de o bir yerlerde saklı durur...Eğer bir küfür olsaydım,tüm şiddet yanlılarına en yakası açılmadık bir küfür olarak savrulurdum...



6- Esir olsan neyin veya kimin esiri olurdun/olmak isterdin?
Allah kimseyi o duruma düşürmesin ama eğer esir olsaydım  bir kütüphanede tutulmak isterim...Ona da esaret denmez o zaman:)


7- Bir suç olsan nasıl bir "suç" olurdun?
Öğrencilik yıllarıma bakarak sanırım siyasi bir suç olurdum...

8- Topraktaki güç olsan o güçte ne yetiştirilirdi?
Patates ya patates insanlar haşlasın,kızartsın,cips yapsın film neyin seyrederken yesin...Püre yapsınlar şöyle iyi bir bifteğin yanında servis etsinler:))

9- Sayılmadığında ne hissedersin?
Sizi sayan kim ki? derim... 

10-Bir "oyun" oynasan ne oynardın?

Vişne Bahçesinde ki vişne ağacı  olsam:)) hiç rol kabiliyetim yoktur da:)


çok eğlendim ben bu mimi yaparken umarım Ayşegül annemahsustanblogcu ve Hüznün Tadı Mihriban da aynı keyifle yaparlar...